“ATATÜRK, ASKERİ DEHASI VE SOSYAL ZEKASIYLA ÖNE ÇIKMIŞTIR”

Mersin’in merkez ilçesi Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz, gençleri Buluklu Mahallesi’ndeki Kuvayı Milliye Karargahı’nda ağırlayarak, “Atatürk ve Mersin” konulu seminer verdi.

Başkan Yılmaz, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sahip olduğu zekayı, dehayı ve ileri görüşlülüğünü, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ve Atatürk Haftası çerçevesinde gençlerle paylaştı.

Toroslar Ülkü Ocakları Başkanlığı ile birlikte düzenlenen seminerde Başkan Yılmaz gençlere; Atatürk’ün 1918’den 1938’e kadar Mersin’e gerçekleştirdiği ziyaretleri ve önemini, kişisel özelliklerini, Milli mücadele döneminde yaptığı çalışmaları, bu süreçte alınan kararları, Türkiye Cumhuriyeti’nin nasıl kurulduğunu, ilke ve inkılaplarını anlattı, Türkiye Yüzyılı vizyonunun önemine vurgu yaptı.

Seminere; Mersin Ülkü Ocakları Başkanı Emre Celal Gül ve Toroslar Ülkü Ocakları Başkanı Yunus Emre Tugay da katıldı. Gençlerin yoğun ilgiyle dinlediği seminerde Başkan Yılmaz, gençlerin de görüşlerini aldı, geleceğe yönelik hedeflerini sordu.

“ATATÜRK, ASKERİ DEHASI VE SOSYAL ZEKASIYLA ÖNE ÇIKMIŞTIR”

Sunumunu sinevizyon eşliğinde gerçekleştiren Başkan Yılmaz; “Atatürk, önemli bir Osmanlı subayıdır. Zeki, başarılı bir adamdır ve sosyal zekasıyla öne çıkmıştır. Zaten milletleri, toplumları, belli dönemlerde ortaya çıkan farklı insanlar, başarılı ve dahi insanlar ileri götürür. Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nda Yunanlılar ile savaşmıştır. Ondan sonra Yunan Cumhurbaşkanı, Atatürk’ü Nobel Barış ödülüne aday göstermiştir. Çok zor bir dönemde ülkemizin, toplumumuzun, insanımızın bir geçiş döneminde ufkunu açmıştır, ezberleri bozmuştur. 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra küllerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni geleceğe yönelik kurmuştur. Cumhuriyetin iki boyutu vardır. Birincisi, düşmanı kovup yeni devlet kurmaktır. O dönemde bunu başaran tek millet Türk Milleti’dir. İkincisi de Monarşi’den Cumhuriyet’e geçmektir. Atatürk’ün, Osmanlı’nın yıkılışı ve Cumhuriyetin kuruluşu sürecindeki dehası bizi bugünlere kadar getirmiştir” dedi.

“İSTANBUL VE İZMİR’İN DIŞINDA ATATÜRK’ÜN EN ÇOK ZİYARET ETTİĞİ ANADOLU KENTİ MERSİN’DİR”

Kurtuluş Savaşı’nın başlamasıyla gelişen Kuvvayı Milliye ruhunun ortaya çıkışı ve millî mücadele ruhunun gelişmesinin önemine değinen Başkan Yılmaz, Atatürk’ün toplamda 10 defa Mersin’e geldiğine dikkat çekerek; “İlk gelişi, 1918’de Fransızlar Mersin’i işgal etmeden öncedir. Mersin’e gelerek Kuvayı Milliye hareketini organize etmiştir. Silahlanmayı ve milli güçlerin dağlara çıkmasını telkin etmiştir. O telkinden sonra Mersin’de Kuvayı Milliye hareketi başlamıştır. 1918’den 1938’e kadar Atatürk kentimizi ziyaret etmiştir. İstanbul ve İzmir dışında Atatürk’en en çok ziyaret ettiği Anadolu kenti Mersin’dir. Atatürk, Mersinlilere; “Mersin’e sahip çıkın” diyor. O günden bugüne Mersin’e sahip çıkıyoruz. Bu uzun bir süreç, sosyolojik bir süreçtir. Burada Anadolu’nun değişik yerlerinden gelen kardeşlerimiz de var. Dedeleri de orada vatan savunması yaptılar. Kuvayı Milliye ve 3 Ocak sadece Mersinlilerin değil, tüm Türkiye’nin değeridir. Hem Kurtuluş Savaşı’ndan önce hem Cumhuriyet kurulduktan sonra Mersin’e gelmiş ve Mersin’in çok ciddi bir ticaret noktası olduğunu ifade etmiş ve bugünleri görmüştür. Atatürk’ün en önemli özelliği, dünyanın dinamiklerini anlayıp, algılayıp, analiz edip geleceğe ilişkin öngörülerinin kuvvetli olmasıdır” diye konuştu.

“İYİ BİR TÜRK MİLLİYETÇİSİ’DİR”

“Atatürk, iyi bir Türk Milliyetçisi’dir” diyen Başkan Yılmaz; “Türk Dil ve Türk Tarih Kurumu’nu kurmuştur. Geometri kitabı yazmıştır, üçgen kelimesi Atatürk’e aittir. Çok fazla kitap okumuştur. Yaptıkları, fikirleri, özgüveni ile kimsenin karşısında eğilmemiştir. O dönemin şartlarını almış, algılamış, anlamış ve bunu ülkemize getirmiştir” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE YÜZYILI İLE İKİNCİ AŞAMAYA GEÇTİK”

Türkiye’nin, üçüncü bir kutup olarak dünyanın mazlumlarının ümidi olduğunu kaydeden Başkan Yılmaz, konuşmasını sürdürdü; “Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Bey; ‘Doğu ya da Batı’yı tercih etmek durumunda değiliz, böyle bir zorunluluğumuz yok. Biz, Selçuklu Kartalı gibi hem Doğu hem Batı diyoruz” diyor. Aslında bizim Türk Milliyetçiliği fikrinin, Ülkücü Hareket’in ortaya koyduğu strateji şu anda da budur. Doğu’yu ya da Batı’yı tercih etmek mecburiyetinde değiliz. Biz geçiş noktasıyız, ortadayız. Üçüncü bir kutup olarak dünyanın mazlumlarının ümidiyiz. Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatı, İslam Dünyası, Afrika Ülkeleri ve Batı tarafından 500 yıldır sömürülen tüm toplumlar ile birlikte üçüncü bir medeniyet olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Buna ilişkin her türlü insan kaynağımız, tarihi ve stratejik gücümüz var. Türkiye Yüzyılı ile ikinci aşamaya geçtik. Yeni bir medeniyet kurma ve yeni bir güç odağı olma aşamasına geçtik. Doğu ve Batı arasında sıkışmayacağız, ezilmeyeceğiz, özgüvenle ortaya çıkacağız. İlmi, feni ve teknolojiyi alacağız, kendi özelliklerimizi, gücümüzü, kuvvetimizi, kendi ülkümüzü, milletimizin güddüğü davayı devam ettireceğiz. Bu topraklarda hür ve bağımsız olarak yaşayacağız. Etrafımızda yaşayan insanlara ve ülkelere de adalet içerisinde davranacağız” şeklinde konuştu.

Seminerin ardından Başkan Yılmaz, gençlerden çok çalışmalarını, güzel yerlere gelmelerini ve tarih şuurunu iyi anlamalarını isteyerek başarılar diledi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir